MURAT ALPER KAPANOĞLU-ESOGÜ
  NİSAN 5
 
DEMİR KAVGASI
Fehim Genç
Tırmanan demir fiyatları inşaatçılarla demir-çelikçilerin arasını açtı. İnşaatçılar fiyat artışlarını spekülatif bulurken, demir-çelikçiler, “Artış dünyayla paralel” diyor
 
Yurtiçinde inşaat demiri fiyatlarının yılbaşından bu yana yüzde 35 oranında artması, demir- çelik üreticileriyle inşaatçılar arasındaki kavgayı yeniden ateşledi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) mart ayı Üretici Fiyatı Endeksi’nde (ÜFE) en çok fiyat artışının yüzde 22.09 ile demirde meydana geldiğini açıklaması da tartışmayı körükledi.
İnşaatçılar Derneği (İNDER) Başkanı Yaşar Aşçıoğlu, “Demir-çelik üreticileri her defasında inşaat sezonu öncesinde fiyatları keyfi olarak artırıyor, demir-çelikte tekelleşme var” derken, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş da, “Siyasi gelişmeleri fırsat bilenler demire bir ayda yüzde 30 zam yaparak ülkeye en büyük kötülüğü yapıyor” yorumunu getirdi.
Demir-Çelik Üreticileri Birliği Genel Sekreteri Veysel Yayan ise demir fiyatlarındaki artışın spekülatif olduğunu öne sürenlerin demir-çelik piyasasını bilmediklerini kaydetti. Yayan, “Demir-çelik fiyatları mahalli olarak belirlenmez, dünyadaki arz-talep, hammadde ve navlun fiyatlarına göre belirlenir” dedi.

Her hafta 100 YTL zam
Demir-Çelik Üreticileri Derneği’nin (DÇÜD) istatistiklerine göre 8-12 mm’lik inşaat demirinin fabrika çıkış fiyatı 2007 başında KDV dahil 900 YTL iken, 2008 başında 1000 YTL oldu. Aynı mamulün fiyatı martın üçüncü haftasında ise 1350 YTL’ye yükseldi.
DÇÜD istatistiklerinde 2008 başından itibaren 1000 YTL civarında olan fiyatların mart ayı başından itibaren yükselişe geçtiği, martın ilk haftasında 1150, ikinci haftasında 1250 ve üçüncü haftasında da 1350 YTL’ye yükseldiği görülüyor.
İNŞAAT VE DEMİR - ÇELİK SEKTÖRÜ KARŞI KARŞIYA GELDİ
İstanbul Ticaret Odası Başkanı Murat Yalçıntaş
‘Kamu binaları yarım kalabilir’
“İnşaat demiri fiyatlarında son aylarda anlaşılır olmaktan uzak bir artış var. Uluslararası piyasalardaki maden talebi ve petrol fiyatlarının demir fiyatlarına etkisi doğaldır.
Ancak son 6 ayda ürünlere göre değişmekle birlikte yüzde 58 ila yüzde 65 arasında değişen fiyat artışlarından dolayı maliyetler arttı ve inşaat sektöründe zor bir döneme girildi. İnşaat demiri fiyatlarındaki bu artışlar, sektörün önüne adeta demirden bir kalkan örmektedir.
İnşaatta canlılık olmadan, ekonomik büyümedeki yavaşlamanın üstesinden gelmek mümkün değildir. Makul olmayan bu fiyat artışlarıyla sektör temsilcilerinin özel veya resmi taahhütlerini yerine getirebilmeleri mümkün olmayacaktır. Kamu binalarının yapımına devam eden firmaların inşaatları yarım bırakmaları bile söz konusu olabilir.”
  İnşaatçılar Derneği Başkanı Yaşar Aşçıoğlu
‘Demir-çelikte tekelleşme var’
“Türkiye’deki demir fiyatları, dünyadaki demir fiyatlarından farklı bir şekilde artıyor. Dolar bazında, euro bazında bir artış yok ama YTL bazında fiyat artışı var. Bu da demir-çelik üreticilerinin keyfi bir şekilde fiyat açıkladığını ortaya koyuyor. Dünyada da fiyat artışı var bu kadar değil. Demir üreticileri her yıl inşaat sezonunun başladığı dönemde fiyatlarını artırıyor. Bu her zaman böyle oluyor. Demir-çelikte haksız kazanç ve tekelleşme var.
Demirdeki fiyat artışları nedeniyle inşaatlar durmaz tabii ki ama bu maliyet artışı fiyatlara yansır. Maliyet artışını kendime yansıtamayacağıma göre elbette bu maliyeti konut fiyatlarına yansıtacağım. İnşaatta demirin payı yüzde 13 seviyesindedir. Dolayısıyla bu kesimde meydana gelen maliyet artışı aynı oranda fiyatlara yansıtılacak.”
Demir Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan
‘Bilmeden konuşuyorlar’
“Müteahhitler tarafından yapılan açıklamalarda, inşaat demiri fiyatlarının inşaat sektöründeki canlılıktan kaynaklanan spekülatif bir artış olduğu yönünde yorumlar yapılıyor. Bu yorumların, etkili sivil toplum örgütlerince de benimsendiği görülüyor.
Ancak söz konusu yorumların, demir-çelikteki fiyat mekanizmasını kavramadığı ve sektörün uluslararası piyasayla iç içe niteliğini göz ardı ettiği anlaşılıyor.
Demir-çelik ürün fiyatları, mahalli olarak belirlenmemekte, dünya piyasalarındaki arz-talep şartları ile girdi ve navlun fiyatları, nihai ürün fiyatlarının oluşmasında belirleyici rol oynamaktadır. Nihai ürün fiyatlarındaki artış girdi fiyatlarındaki artıştan kaynaklanıyor.
Türkiye’deki fiyat dalgalanmalarıyla dünyanın diğer bölgelerindeki fiyat hareketleri arasında da tam bir uyum var.”
 
 
 
 
 
 
 
 
  Bugün 22 ziyaretçi (35 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol